23.5.06

BARAJDAN BAHSEDEN YOK

" Demokratligindan taviz vermeyen, is turbana gelince aslan kesilen AKP, Turk demokrasisinin en buyuk engelini gormezden geliyor. CHP ise farkli degil..."

Gecen secim sonuclarina gore Ankara Ticaret Odasinin yapmis oldugu arastirma sonuclari soyle:

"Yüzde 10 barajlı d’Hondt sistemine göre AKP 366 milletvekili çıkarıyor. Baraj yüzde 5’e düştüğünde milletvekili sayısı 266’ya baraj tamamen kalktığında ise 262’ye düşüyor. Aynı şekilde Yüzde 10 barajlı d’hondt sisteminde 184 milletvekili çıkarabilen CHP, baraj yüzde 5’e düştüğünde 117, baraj kalktığında ise yine 117 milletvekili çıkarabiliyor. Yüzde 5 barajında DYP nin 44, GP’nin 28, DEHAP’ın 53, ANAP’ın 8 milletvekili, baraj kalktığında da aynı kalıyor. MHP’nin milletvekili sayısı da 34’den 33’e düşüyor. Baraj kalktığında Saadet Partisi 4, BBP ise 1 milletvekilliği kazanıyor."

Ilk goze carpan sonuclara gore eger Turkiye'de baraj sistemi uygulanmiyor olsa, AKP'nin anayasayi degistirme ve keyfi Cumhurbaskani secme sansi kalmiyor. Yine bu sonuca gore DTP ciddi bir grupla meclise girebiliyor.

Eger yuzde on baraji olmasa Turkiye'de neler olurdu, neler olmazdi bir bakalim:

1- Oy veren nufusun ucte birinin oyu cope gitmezdi... Bu oyle kolay yutulacak lokma degil, sen bir demokrasiden bahsediyorsun ki oy vermeye gitse bile halkin ucte biri yonetimde soz sahibi degil. Bu o surekli savunmaya calistigimiz Cumhuriyetin temellerine aykiri degil mi? Egemenlik kayitsiz sartsiz milletin mi? yoksa Egemenlik kayitsiz sartsiz milletin ucte birinin mi?...

2- Cumhurbaskanligi secimi tartismasi ve bu secim oncesinde bu olayla iliskilendirilen icine Danistay cinayetinin de dahil oldugu siyasi entrikalar silsilesi yasanmazdi... Bu tartismalarin temelinde temsili dengesizlik yatiyor, halkin buyuk kisminin gorusleri baraja takilmasa belki siddet yerine baska eylemlerle sonuca ulasilacakti...

3- Kurt sorunu son bir senede yasadigi alevlenmeyi yasamaz, onca sehit vermezdik... Kurt sorununu kokten red etme mantalitesi devam edemez, su anda dusunceler ne kadar farkli olursa olsun sorunun cozumune yonelik ciddi adimlar, atilmasi gereken yerde, Turkiye Buyuk Millet Meclisinde atilirdi. Tabi DTP milletvekilleri daha once yaptiklari vasifsizligi gosterip Meclise hakarete kalkismis olsalardi o zaman bunu o kadar rahat soyleyemezdim ama onlarinda artik derslerini almis olacaklarina naif bir inancim var. Tabi bu durumda yabanci parlamenterler Diyarbakir yerine Ankaraya giderlerdi...

4- Avrupa Birligi projesi icerideki destegini bu denli hizli yitirmezdi.

Uzun lafin kisasi bugun Turkiye'nin yasadigi bircok siyasal dengesizlik daha iyi ortulur, milletin farkliliklari meclise tasinip burada eritilebilirdi (ideal meclis tabi bu).

Peki ne oldu? Demokrat gecinen parti, sistem isine geldigi icin ses cikarmadi. Cumhuriyetci gecinen partiye ise deginmek bile istemiyorum cunku "basiretsiz siyaset" tamlamasina anlam katiyorlar...

Sadece onlar mi? Hayir, ulkenin yuzde 8'i civarinda oy alan bir partinin mecliste konusmasindan cekinenlerde bu sistemi desteklediler. Tek parti iktidari isteyen is cevreleri de yine bu sistemin arkasinda idiler. Bir cok kisi is dunyasinin bu istegini mantikli bulabilir fakat atladigimiz bir sey var- Eger baraj daha erken veya bu secimler ile kaldirilmis olsa, o zaman secmen ve siyasi partiler kendilerini ona gore organize edip yine tek parti iktidarini mumkun kilacak guclu ve en onemlisi KALICI partiler olusturacaklardi. Is dunyasinin market teorisinden dolayi bunu iyi bilmesi gerekirdi ama demek ki onlar da yolun basinda! Ayni fiyatlara baraj uygulamasinin yarattigi ekonomik zarar gibi, oylara yapilan baraj da demokratik bir zarar yaratiyor ve bunu en basta gormesi gereken is dunyasi bile es geciyor.

Ben sahsim adina bu baraji hakli kilan tek bir sebep bile goremiyorum ve bu konunun nasil olupta cok atesli bir munazaraya donusmedigini anlamakta zorluk cekiyor hatta hayrete ve dehsete dusuyorum.

Sevgiler,
Mustafa Domanic

NOT: Bundan 2-3 yil once bir Bodrum gezisi sirasinda AKP ilce baskanliginda "Hakimiyet Kayitsiz Sartsiz Milletindir" yazisini gorunce sasirmistim. Nasil oluyorda 350nin uzerinde milletvekili olan bir parti Meclisin duvarinda ne yazdigini bilmiyor!!! Dogrusu soyle olacak: "EGEMENLIK Kayitsiz Sartsiz Milletindir". Bu konuda biraz dusununce Hak kelimesinin Allah'in varligina yaptigi atiftan dolayi Turkce olan 'egemenlik' yerine Arapca olan 'hakimiyet' kelimesinin kullanildigi sonucuna vardim. Bilmiyorum cok mu zorladim, belki de sadece cehalet...

2 yorum:

sscetin dedi ki...

Bundan ya 8 ya 9 sene once idi, lisemiz bizi bir Ankara gezisine goturmus ve butun sinif olarak (Allah sifa versin)Bulent Ecevit i ziyaret etmistik. Iste ortaokul da iken bende bu baraj sorusunu Sayin Ecevit e yoneltmis ve demokratik olmadigini soylemistim. Bana haklisin ve degistirmeye calisiyoruz demisti, uzerinden bu kadar sene gecti baraj da bir degislik olmadi ama benim ortaokul da ki goruslerim coktan degisti.

Oncelikle Mustafa nin yaptigi gercek demokrasi argumanina diyecek birsey yok gercekten secmenin 3 te 1 inin oyu cope gidiyor ama dusundugumuzde demokrasinin gelismis oldugu bircok ulkede 2 turlu secim sistemi uygulaniyor ve bu sistemde de bircok insanin oyu baskani veya iktidari belirleyemiyor.

Ikinci bir arguman ise, DEHAP,DTP, HADEP veya yine kapatilinca hangi ad verilicekse, bu sakincali partinin meclise girememesi icin baraj dusurulmuyor. Ben her ne kadar liberal gorusleri olan bir insan olsamda meclisin ve halkin kurt milliyetcisi milletvekillerini hos karsilamayacagini ve gerginliklerin bugunkunden de fazla olacagini gormek icin supheci biri olmak gerekmiyor. Hepimiz Leyla Zana olayini hatirliyoruz. Keske iki taraf da bu konuda daha olgun davranabilse ama su anda bu mumkun gozukmuyor.

Mustafa nin yaptigi en zayif arguman ise barajin kalkmasinin daha guclu partiler ve tek partili iktidarlar yaratabilecegi. Burada ki mantigi ben anlayabilmis degilim. Eger bir baraj gecme insiyatifi de olmazsa acaba bu partiler nasil guc birlestiricek ve eger onune gelen Meclise girebilecekse nasil tek parti iktidarlari olusucak?

Bence burada ki en akilci cozum barajin yuzde 5 e inmesi ve iki turlu secim yapilarak iktidar partisinin secilmesi, boylece birinci gelen parti halktan da guvenoyu almis olur. Bu aslinda bir baskanlik sistemi degil cunku hala bir Cumhurbaskani olucak ve basbakanin yetkileri ayni kalicak, sadece koalisyon hukumetleri olmayacak. Cunku Turkiye cok koalisyon hukumetleri gordu ama bu hukumetlerden ne duzgun bir hizmet ne de gercek reformlar goremedi.

Adsız dedi ki...

benim fikrimi biliyosunuz, single member district denilen sisteme gecilmesini istiyorum. turkiye 500 secim bolgesine bolunsun, ortalama 150 bin kisi duser her bolgeye, ve her bolgede en cok oyu alan milletvekili olsun. boylece sistem iki partide toparlanir, cogunlugu ozendiren bir durum olur, %50'yi bulamayacak olan hic kalkismaz bu ise. bu durumda hic baraj olmasa da olur, hatta hic baraj olmamali. turkiye genelinde cok oy alamayan bir parti bile eger dar bir secim bolgesinde coguluk elde ederse o milletvekilini alir, mesela Sivas'in alt bolgelerinden BBP, Diyarbakir'in alt bolgelerinden HADEP cikarabilir milletvekili.

bu arada, %10 barajinin bugun, 2006 yilinda, kaldirilmiyor olusu AKP ve CHP'nin iki partili bir duzeni devam ettirmek istemeleri. daha onceki, cok partili Ecevit koalisyonu donemdi ise HADEP yuzunden kaldirilmadi ve kaldirmayan partileri altinda ezdi o %10 baraji. kolay kolay degismez, cok zor. bence sadece ve sadece Avrupa Birligi baskisi belki kaldirtabilir baraji yoksa kalkmaz.